Probthemes.com

Katkılarıyla

2 Temmuz 2014 Çarşamba

BELÇİKA HOWARD'I UZATMADA YIKTI

Dünya Kupasın'da ikinc tur karşılaşmasında Amerika'yı 2-1 yenen Belçika adını son 8'e yazdırarak Arjantinin rakibi oldu.120 dakika nefes kesen mücadeleye Tim Howard'ın kurtarışları damga vurdu.

BELÇİKA:


Gruptaki tüm maçlarını kazanarak ikinci turda ABD ile eşleşen Belçika normal sürede geçemediği Howard'ı uzatmalarda Kevin De Bruyne ve Lukaku'nun bulduğu gollerle 2-1 geçmeyi başardı.Ve adını çeyrek final'e yazdırdı.Maça favori olarak çıkan Belçika takımı maça çok istekli ve arzulu başladı ve bununla birlikte genç golcüsü Origi ile pozisyonlar bulmaya başlayan Belçika takımı Howard'ı geçemedi.İkinci yarıyada etkili başlayan takım yine Belçikaydı Verthonghen,Origi,Mirallas ile çok net fırsatlar bulan Belçika'nın karşısında yine Howard vardı.Normal sürede Howard'ı geçemeyen Belçika uzatmaların 93. dakikasında Kevin De Bruyne'nın bulduğu golle Howard'ı mağlup etmeyi başardı.105.Dakikada ise oyuna yedek başlayan Lukaku sahneye çıkarken De Bruyne'nın asistiyle düzgün bir vuruş yaparak takımını 2-0'lık üstünlüğe taşıdı.

   ABD:


Ölüm grubundan 4 puanla çıkan ABD ikinci turda karşılaştığı Belçika karşısında Howard'ın çabalarına rağmen 2-1 yenilerek turnuvaya veda etti.Maça çok iyi başlayan Belçika karşısında buna karşılık Dempsey önderliğinde pozisyonlar bulmayı başaran Amerika.Howard ile kalesine etten bir duvar ören Abd normal sürenin son dakikasında eski Beşiktaşlı Jones'un kale ağzına indirdiği topta musait bir pozisyonda olan Gondolowski'nin vuruşunda top üstten auta gitti ve maçın normal süresi eşitlikle sona erdi.Tüm çabalara rağmen uzatmalarda De Bruyne ve Lukaku'nun gollerine engel olamayan Howard büyük üzüntü yaşadı.107. Dakikada Green'in golüyle umatlanan ancak kalan sürede gol bulamayan Abd turnuvaya buruk veda etti.

İLK 11 VE DİZİLİŞLER:




Sahaya 4-2-3-1 şeklinde yayılan Belçika takımı ilk yarıda oyunu takım halinde baskıyla Abd yarı sahasına yıktı.Bunun yanında Alderweireld ve Verthongen'in kanat bindirmeleriyle etkili olmaya çalışan Belçika Origi'nin defansın arkasına yaptığı koşularıda değerlendirerek etkili olmaya çalıştı ancak kaleci Howard'ı bir türlü geçemedi.Orta sahada ise oyuna yön veren yine Witsel'di ancak işin Defans bölümünde yine Fellaini etkili oldu.De Bruyne ise hucum ile bağlantıları üstlendi.Uzatmalarda Lukaku'nun girmesiyle etkinliğini dahada arttıran Belçika'nın gölüde gecikmedi.Bunun yanında Belçikanın toplamda 39 şut çektiğini ve bunların 17 sinin kaleyi bulduğunu hatırlatmakta fayda var.

ABD:

Abd maça 4-2-3-1 şeklinde başladı.Pekte beklendiği gibi başlamadı maça kalesinde henüz 1 dakika bile dolmadan tehlike gören Abd oyunu geride kabul eden ekip oldu.Bunun yanında bir iki kontra atak ve Gondolowski'nin kaçırdığı net fırsat dışında pozisyon bulamadı Amerika.Beasley-Johnson ikilisinin hucum özelliklerinide pek kullanamayan Abd Belçikaya tamamen teslim oldu ancak teslim olmayan tek isim Howard'dı kutarışlarıyla takımını ayakta tutmayı ancak uzatmalara kadar başarabilen tecrübeli kaleci De Bruyne ve Lukaku'nun gollerinde çaresiz kaldı.



Furkan ÇAKILLI 
Twitter: (https://twitter.com/FurkanCakillii)












1 Temmuz 2014 Salı

Yıllar Öncesinin Maçı

Dün gece oynanan maç Cezayir açısından sadece 'çeyrek finale' yükselme maçı değildi.Hafızaları biraz tazeleyecek olursak bu maçın Cezayir açısından neden bir başka önemi daha var anlayabiliriz.

Yıllardan 1982.
Batı Almanya ve Cezayir aynı grupta yer alırken,Cezayir tıpkı bu Dünya Kupasında da olduğu gibi bir sürprize imza atıp gruplarda 2 galibiyet 1 beraberlik çıkarmıştı.Lakin gruptan çıkmasına yeterli olmayan bu durum Cezayir'in kendinden sonra oynanacak Almaya-Avusturya beklemesine neden oldu.Buraya kadar Cezayir açısından trajik olan bir durum yok ancak Almanya'nın Avusturya karşısında alacağı tek farklı galibiyetinin hem Almanya'nın hem de Avusturya'nın gruptan çıkmasına yardımcı olacağı için iki takım içinde win-win bir durum oluşuyordu.Nitekim maç Almanya'nın tek farklı galibiyeti ile bitti ve Cezayir gösterdiği başarıya rağmen grup aşamalarında kupaya veda etti.Her ne kadar şikayet etsede FİFA 'bundan sonra grupta oynanacak maçların aynı saatte oynanmasına karar vererek' Cezayir'in itirazını reddetti.


Yıl 2014.
 Cezayir muazzam bir performans ve taktik disiplin,aynı zamanda güzel bir taktik esneklikle gruplardan çıktı ve 2.turda Almanya ile eşleşti.Bu maç Cezayir için bir taktik savaşının yanında iyi bir şekilde hazırlanmış psikolojik bir muharebeydi.


İşin psikolojik tarafını bırakıp yeşil saha kısmına geçtiğimizde ise 'beklenilen' bir tarzda oyun gördüğümüzü -en azından benim kafamda oynadığım maç senaryosuna göre- söylemek yanlış olur.
Başlama vuruşundan itibaren turnuvanın başından beri izlediğimiz disiplinli Cezayir yine aynı şekilde maça başladı.Kendi sahasında oyunu kabul etmesi ve savunma alanını daraltarak oynaması Almanya'nın maça istediği gibi başlayamamasına neden oldu.Almanya'nın topu dikine oynayamaması -ki bunda Cezayir'in alna daraltması ve birebir savunmalarda ki üstünlüğü birebir etkendir- topun merkezden kanatlara doğru açılarak oynamasına neden oldu.Topa Almanya hükmediyordu ancak oyuna hükmeden takım kesinlikle Cezayir idi. Kaldı ki ilk 20 dakikada Cezayir'in savunma arkasına attığı toplar özellikle Mustafi ve Höwedes tarafını iyi işlemesi sonucu 3 net gol pozisyonu bulmasıyla sonuçlandı.Bunlardan bir ise Feghoulinin ofsayt gerekçesi ile sayılmayan golü idi. Tüm mbunlara Cezayir'in topla oynamaya çalışması ve bölgeler arası bağlantılarda iyi yardımlaşılması sonucu Almanya iyice sahadan silindi ve oyun kuramadı.
40. dakikaya kadar net gol pozisyonu bulamayan Almanya bu dakikadan sonra uzaktan şutlar ile ilk yarının sonuna kadar suni bir baskı kurdu ama sonucu bulamadı.




İkinci yarı yine beklenildiğinin aksine gelişti dersek yanlış olmaz.Dinlenmiş bir Cezayir,ne yaptığını bilen bir Halilodzic ikinci yarıda yine Almanya'yı fena terletti.Zaman zaman oyunu soğutup zaman zaman yine Höwedes'i işleyerek bulduğu pozisyonları değerlendiremedi.
Burada parantez açılacak bir baka konu ise Löw ve oyuncu tercihleri ve daha doğrusu bu oyuncu tercihlerinin getirdiği oyun düzeni.Lahm'ı orta sahada kullanmasını anlayabiliyorum ancak bu kadar kötü bir Mustafi'nin ve Mesut'un ( her ne kadar gol atmış olsa da) oyunda bu kadar kalması sıkıntı yarattı.Her zaman pro-aktif bir teknik direktör olarak tanıdığımız Löw bu maç itibari ile tek kelime ile uyudu.Maça geçecek olursak Mustafi'nin sakatlanıp çıkması Almanya'nın da dolaylı olarak uyanması ve oyun düzenini değiştirmesine neden oldu.Daha aktif ve daha dikine top oynamaya çalışan Almanya,Cezayir kalecisini bir türlü geçemedi ve maçın normal süresi 0-0 sona erdi.




Uzatmalar aslında oynanan 90 dakikadan bağımsız yepyeni bir Almanya'yı karşimıza çıkardı.
Mesut ve Höwedes hariç -tüm maç boyunca akıllara durgunluk veren bir yavaşlık ve kötü performansla oynayan iki futbolcu- bütün oyuncular harika bir performansla sahaya döndü ve uzatmaların hemen ilk dakikasında skor üstünlüğünü ele geçirdi. Daha sonra Mesut'un 2. golü atması ve oyunun bitmesine az bir zaman kalması Cezayir'in umutlarını yitirmesine neden olsada bitime 1 dakika kala gelen Cezayir'in umutları yeniden yeşerdi ama yinede mucize bir dönüş olmadı.




Sonuç olarak maçın başlangıcından 90.dakika sonuna kadar 'Panzer' lakaplılarının hangi takım olduğunu şaşırsakta çeyrek finale Almanya 'panzer'inin çıkması şaşırtıcı olmadı.



   Cezayir iyi başladığı turnuvada bana göre iyi bir oyun ve strateji ile her ne kadar istemedikleri bir skor elde etselerde güzel bir şekilde turnuvaya veda etti.
Söyleyecekleri tek şey 'belki bir gün başka bir yerde 


Yazan Emre Aydın (https://twitter.com/histerezis

Fransa - Nijerya | Maç Değerlendirmes

2014 Dünya Kupası son 16 mücadelesinde  E grubunu 7 puanla İsviçre,Ekvador ve Honduras'ın önünde bitiren Fransa ile F grubunu Arjantin'in ardından 4 puan ile gruptan çıkan Nijerya karşı karşıya geldi.

MAÇ ÖNCESİ NOTLAR:
Fransa'da Sakho sakatlığından dolayı forma giyemedi.

Nijerya'da ise eski Fenerbahçeli Joseph Yobo milli takımda 100.maçına çıkarak rekor kırdı.(Dünya Kupası'nda 10.maçı)
Nijerya 2014 Dünya Kupasında son 16'ya yükselen 2 Afrika takımından biri.

Nijerya daha önce Dünya Kupası'nda çeyrek finale yükselemedi.


MAÇ NOTLARI:

Fransa'nın yüksek fizik gücüne sahip Nijerya karşısında zorlanacağı düşünülüyordu üstüne Sakho'nun sakatlığıda eklenince Fransa Nijerya karşısında epey zorlandı.

İlk 15 dakika Nijerya ofansif bir oyun sergiledi ve özellikle Emenike ile gol aradı. Fransa rakip ceza alanına girmekte zorlandı. Nijerya baskısının sonucunda Emenike ile 19.dakika da bir gol buldu ancak gol ofsayt neticesi ile geçerlilik kazanmadı.

20.dakikadan sonra Nijerya atakları özellikle Fransa'nın sol kanadında yoğunlaştı.Bunun sebebi ise Benzema'nın o kanatta oynaması ve defansif yönde takımına destek vermemesiydi.

İlk 30 dakika rakibini zorlayan Nijerya'da fiziksel bir düşüş gözlenince Fransa bundan yararlandı ve bu dakikadan ilk yarı bitimine kadar Valbuena,Pogba,Debuchy,Matuidi,Benzema ile hem orta sahadan hem de  kanatlardan etkili ataklar geliştirdiler ancak golü bulamadılar ve ilk yarı golsüz eşitlikle sonuçlandı.

İkinci yarıda 2 takımda karşılıklı ataklar gerçekleştirdi ancak bu ataklar tehlike yaratmadı.Maçta ilk sarı kart Matuidi'ye Onazi'ye yaptığı sert müdahalenin ardından çıktı. Nijerya'lı futbolcular kırmızı kart beklediler. Matuidi'nin müdahalesi sonrası Onazi sakatlandı ve oyundan çıkmak zorunda kaldı

Maçın devamında özellikle 50.dakikadan sonra Nijerya Emenike,Odemwingie ve Ahmed Musa ile özellikle kanatlardan etkili ataklar yaptılar.

Maçın 62.dakikasında Griezmann-Giroud değişikliği ile beraber Fransa adeta yeniden doğdu. Fransa'nın atakları arttı ve Nijerya orta sahasını çok rahat geçmeye başladılar. Maçın 69.dakikasında Benzema'nın vuruşunda top kaleciyi geçti ama top çizgiye gelmeden Moses topu çizgiden çıkardı. Bu dakikadan sonra Nijerya iyice maçtan koptu 

76.dakikada Cabaye'nin müthiş vuruşu direkte patladı.Dakika 80'e geldiğinde köşe vuruşu kazanan Fransa Valbuena'nın ortasında Enyeama'nın hatalı çıkışının yardımıyla Pogba ile golü buldu ve 1-0 öne geçti ve maçın kontrolünü tamamen kendi ellerine aldılar.Bu dakika sonrası oyunun kalan kısmının neredeyse tamamı Nijerya yarı sahasında geçti. Bu atakların sonucunda 90+2'de Valbuena'nın güzel ortasına Griezmann'da aynı güzellikle dokundu ve maç sonucunu belirledi.

Çeyrek Finale çıkan Fransa Almanya ile mücadele edecek

MAÇ SONRASI NOTLAR:

69.000 kapasiteli Estadio Nacional stadında Fransa Nijerya mücadelesini 67.852 biletli seyircinin izlediği açıklandı.

Bu maçta atılan 2 gol ile 2014 Dünya Kupasında atılan gol sayısı turnuva bitimine 11 maç kala 147'ye yükseldi.2010 Dünya Kupası'nda toplam gol sayısı 145'ti.

30 Haziran 2014 Pazartesi

Kosta Rika - Yunanistan | Maç Değerlendirmesi


Ölüm grubu diye adlandırılan gruptan lider çıkmayı başaran Kosta Rika grubunu ikinci bitiren Yunanistan ile 2.tur maçında karşı karşıya geldi. Grubunda İtalya, İngiltere ve Uruguay ile oynayıp beklenmedik bir şekilde grubun süpriz takımı olan Kosta Rika grup maçlarında oynadığı 3 maçta da kendisine karşı hücüm yapan takımlar ile oynadı ve bu takımlara karşı başarılı olup grubundan lider çıkmayı başardı. Yunanistan kendilerine başarıyı getiren savunma oyunundan hala vazgeçebilmiş değil belki bu turnuvadan sonra onlarda artık yeni bir oyun sistemi üzerine yeni bir takım kurgusuna gidebilirler. Yunanistan’ın Samaras’a atılan uzun toplar ve çapraza gönderilen uzun paslar dışında başka bir hücüm varyasyonu yoktu adeta. Kosta Rika’nın en büyük dezavantajı rakibi Yunanistan’ın da savunma kurgusu üzerine kurulmuş bir takım olmasıydı ki neredeyse Ruiz’in gölüne kadar iki takımda birbirlerini beklediler. Maçın başında Kosta Rika her ne kadar bir daha baskın bir oyun sergilesede sonrasında Yunanistan oyuna dengeyi getirdi ve karşılıkla nadir gelişen pozisyonlar dışında maç durağan bir şekilde devam etti.Kosta Rika maça daha hızlı başladı. 5. dakikada Gamboa, 8. dakikada da Bolanos'un şutlarında top auta gitti. Kosta Rika’nın sağlam savunmasına karsı Yunanistan Fildişi Sahili maçında da gösterdikleri gibi, duran toplarda tehlikeli olmaya çalıştılar. Karşılaşmada kaleyi bulan ilk şut 28. dakikada Yunanistan'dan geldi. Karagounis'in uzak mesafeden şutunda top Kosta Rika kalecisi Navas'da kaldı.



52. dakikada Yunanistan savunmasının oyun konsantrasyonundan düşmesini iyi değerlendiren Ruiz çok estetik bir vuruşla topu Karnezis’in uzanamayacağı köşeye çok güzel bıraktı ve skoru 1-0 yaptı. Golden sonra hersey Kosta Rika’nın istediği şekilde ilerleyebilirdi sonuçta rakip Yunanistan hücüm yapmayı bilmiyordu fakat hücüm yapmak zorundaydı buna karşılık Kosta Rika ileride Campbell, Ruiz ve Bolanos ile bulacağı pozisyonları çok güzel değerlendirebilirdi. Oscar Duarte’nin 66. dakikada gördüğü kırmızı kart şüphesiz Kosta Rika için büyük dezavanaj yarattı. Rakibin 10 kişi kalmasından ve ileride sadece Campbell ile gol arayacak olmasından cesaretlenen Yunanistan son 25 dakika rakibin üstüne gitti. 75. dakikada Mitroglou ve Gekas anlaşmazlığı sonras mutlak gol şansını değerlendiremedi Yunanistan. Gol için 90+1’e kadar bekleyen Yunanistan Gekas’ın vuruşu sonrası Navas’dan seken topu tamamlayan Sokratis ile beraberliği yakaladı.

Uzatmalar ve Penaltılar



Uzatma dakikaları da Yunanistan’ın kontrolu altında oynandı. Kosta Rika 10 kişi kalmasınında yarattığı yorgunluk ile kendi sahasında rakibinin ataklarını bekledi. 94. dakikada Gekas’ın kafa vuruşundan yararlanamayan Yunanistan 100. dakikada ise serbest vuruş sonrası topla buluşan Gekas’ın ortaya çevirdiği topa Kosta Rika savunması müdahale edince şut şansı bulamadı. 112. dakikada az adamla yakalanan Kosta Rika savunması Mitroglou’nun pasına hareketlenen Lazaros’un vuruşuna kaleci Navas engel olunca maç seri penaltı atışlarına geçti.
Penaltılarda her iki takım da 3’er penaltı atışını gole cevirdi. 90+1’de Gekas’ın köşeye gönderdiği topu kaleci Navas çıkarttı ve avantaj Kosta Rika’ya geçti. Umana’nın vuruşu gol olunca Kosta Rika rakibini saf dışı bırakarak çeyrek finale yükselen takım oldu.

Kosta Rika'nın çeyrek finaldeki rakibi Hollanda.
Hollanda ile Kosta Rika cumartesi günü TSİ 23.00'de son çeyrek final maçında karşı karşıya gelecek.  
Yazan : Mehmetcan Aydın (https://twitter.com/mehmetcan_aydin)

PORTAKALLAR YILMADI

                  PORTAKALLAR YILMADI

Hollanda Mesika karşısında geriye düştüğü maçta yine çokta iyi bir futbol oynamayarak Sneijder ve Huntelaar'ın golleriyle maçı 2-1 kazanıp Meksikayı evine göderdi.

HOLLANDA:


Turnuvaya kimsenin beklemediği 5-1'lik bir İspanya galibiyeti ile başlayan Portakallar ardından Avustralyayı 3-2 Şiliyi 2-0 mağlup ederek grubu 9 puanla lider tamamladı.Maça dönelim Hollanda maça bekleneni veremeden başladı ve bunun sonucunda Giovanni Dos Santos'un müthiş gölüyle 1-0 geriye düştü.Normal süreye göre son iki dakika kala korner kazanan Hollanda Huntelaar'ın müthiş asisti topu Sneijderle buluşturdu belkide en iyi yaptığı şeyi yaptı ve topu ağlarla buluşturdu Sneijder Turnuvanın parlayan yızdızlarından olan Ochoa bu sefer çaresiz kaldı.Robben'in kendi yarattığı pozisyonda gereksiz bir müdahale yapan Rafa Marquez Portakallara 90+2 'de penaltı kazandırdı.Penaltının başına gelen Huntelaar soğukkanlı şekilde topu ağlara gönderdi ve turu getirdi.

MEKSİKA:

Turnuvaya 1-0'lık Kamerun galibiyetiyle başlayan ardından Brezilya beraberliği ve 3-1'lik Hırvatistan galibiyetiyle gruptan 7 puanla 2. olarak çıktı.Maça dönelim maça daha iyi başlayan taraftı Meksika ve birçok net fırsattanda yararlanamadı.Maça Van Persie ve Robbeni kontrol altına alarak başladı Meksika Van Persie veya Robbenin ayağına top geldiğinde etrafında 3 kişi oldu hep buda aslında işe yaradı ki Van Persie maçta çokta etkinlik gösteremedi.İkinci yarıya da baskılı başlayan Meksika 49. dakikada golü de buldu. Göğsüyle kontrol ettiği topa yay civarından nefis vuran Giovani dos Santos, kaleci Cillessen'i çaresiz bıraktı ve Meksika'yı öne geçirdi.


İlk 11 ve Dizilişler:




Maça her zamanki gibi 3-5-2 ile başlayan Hollanda yine topu rakibe bıraktı ve öncelikle iyi savunma yapmaya çalıştı.Rakibin etkili olduğu kanat organizasyonlarını kesmeye çalıştı Portakallar.Orta sahanın bel kemiği olan Nigel De Jong'un 6. Dakikada sakatlanması van Gaal'ı değişiklil yapmaya mecbur bıraktı.Blind'i De Jong'un yerine çeken Gaal Martins İndi'yi de oyuna sürdü.Bunun yanında topla serbest çıkan adamından mahrum kalmış oldu Hollanda.Bu da Meksika'nın baskı yapmasına davet çıkarmış oldu.İkinci yarının başında kalesinde gölü gören Hollanda Kalesine yakın savunmayı bırakarak ileri çıkmaya başladı ve baskıyıda ileri doğru itti.Memphis Depay'ıda oyuna süren Van Gaal 4-3-3 sistemine döndü.Bruno Martins İndi sol beke geçerken Kuyt ise sağ beke geçti.Sık sık ileri çıkan Kuyt etkinliğini arttırdı.Değişiklikten hemen sonra kornerden etkili olan Hollanda'ya De Vrij'in vuruşunda Ochoa izin vermedi.Ön alanda çabuk çoğalmaya başladı Hollanda.Louis van Gaal de oldukça etkisiz olan Robin van Persie’yi, hava toplarında daha etkili olan Klaas Jan Huntelaar’la değiştirdi.Ve oyun tamamen Meksika yarı sahasına yıkıldı.Kuyt ve Robbenle etkili olmaya başlayan Portakallar tehlike yarrattığı kornerleri sık kullanmaya başlayınca gol geçte olsa geldi.Beraberlikten sonra Robben'in kendi çabalarıyla yarattığı pozisyonda penaltıyı kazandırmasıyla sonuçlandı.



                                                 


Meksika'da Hollanda gibi 3-5-2 ile başladı maça Meksika maça Layun ile etkili olarak başladı sol taraftan gelerek attığı iki şutla kaleyi yokladı Layun.Herrera ve Guardado'nun hucuma cok destek verememeleri Layun ve Aguilar'ın ise boşluk vermemek için çok çıkmamaları ileride Dos Santos ve Oribe Peraltayı ileride alnız bıraktı.Yinede top ayaklarına geldiğinde Hollanda savunmasını zorlamayı başardı Dos Santos,Peralta ikilisi.Gölü atana kadar oyunu kontrol eden tarafta Meksikaydı.Golü bulduktan sonra ise biraz daha geri çekilmeyi skoru korumaya çalışan bir Meksika vardı sahada.


Furkan Çakıllı
Twitter: ( https://twitter.com/FurkanCakillii )





29 Haziran 2014 Pazar

James (Hames) Attı, Tur Geldi

İkinci turun ilk gününü Güney Amerikalıların birbirlerini saf dışı ederek yollarına devam etmesine tanık olarak geçirdik. Bir dönemin en iyi Güney Amerika takımı olan Uruguay, önümüzdeki dönemin en iyi Güney Amerika takımı olmaya aday olan Kolombiya'ya 2-0 yenilerek Dünya Kupası'na veda etti.



James, Ceyms, Hames... Ne derseniz diyin farketmez. Çünkü James Rodriguez hali hazırda 2014 Dünya Kupası'na damgasını vurmuş durumda. Kolombiya'yı sırtladı götürüyor. Golleri kadar oyunuyla da parlıyor. Kolombiya'nın iki golü de birbirinden güzel. Daha doğrusu James Rodriguez'in demek lazım. İlk golü turnuvada şu ana kadar atılmış en güzel gol belki de. İkinci gol ise turnuvada şu ana kadar hazırlanış olarak en güzel golü.





Bu kadar güzellemeden sonra maça dair de bir şeyler yazmak lazım. Maçta bütün kontrol Kolombiya'nın elindeydi. Dinamik, mücadeleci, direk kaleyi düşünen oyun anlayışları ile oyuna hükmeden taraf oldular. Skor 2-0 olduktan sonra son bir umutla Uruguay'ın yüklenmesi dışında oyunun ve topun kontrolünü elinde tutan taraf Kolombiya'ydı.



Uruguay demişken bir parantez açmak lazım. Suarez yoksa Uruguay yok. Cavani turnuvaya başlayamadan turnuvayı bitirdi diyebiliriz. Tam bir hayalkırıklığı idi. Ve ne yazık ki 2010 Dünya Kupası'na neredeyse tek başına hükmeden, yaşayan efsane Diego Forlan döneminin de sona erdiğine dün akşam tanık olduk.



Uruguay adına Kolombiya maçında öne çıkan isim ise Christian Rodriguez oldu. Rodriguez çok efor sarfetti skorun değişmesi için, hatta bu değişime de yaklaştığı anlar da oldu ama sonucu değiştirecek hamleyi yapamadı.



Kolombiya'da ise Jame Rodriguez dışında Cuadrado, Armero ve son dilimde yaptığı kritik kurtarışla takımının son anlara baskı altında girmesinin önüne geçen Ospina göze batan isimlerdi



Kolombiya artık çeyrek finalde. Rakip Şili'yi zar zor eleyen Brezilya. İki takımın oynuna ve turnuva performansına baktığımız zaman Kolombiya rahat geçer diyebiliriz ama bu futbol ve ev sahibi şansı diye bir şey var.


Mustafa Uğur Karayılmaz (Makine Mühendisi)
Twitter : (https://twitter.com/uur11)

Geç Oldu,Güç Oldu!

GEÇ OLDU,GÜÇ OLDU!

     Adeta bir meydan savaşı şeklinde geçen maçta ev sahibi Brezilya 2.Tur'da karşılaştığı bir diğer Güney Amerika ekibi karşısında 120 dakika boyunca ecel terleri döktü ancak Sambacılar,rakibini penaltılar sonucu evine göndermeyi başardı.Buna rağmen Brezilya,kupanın ilerleyen turları için hiç de iç açıcı bir görüntü sergileyemedi.Şimdi maç önü ve sonunda neler yaşandığına hep birlikte göz atalım...

BREZİLYA

     Brezilya grubun ilk maçında Hırvatistan'ı 3-1,son maçında da Kamerun'u 4-1 yenmiş,Meksika'yla 1-1 berabere kalıp grubunu 7 puanla namağlup bir şekilde lider olarak tamamlasa da Luis Felipe Scolari'nin oynattığı futbol ve kadro tercihleri otoriteler tarafından bir hayli eleştirilmişti.Özellikle hücumda Hulk ve Fred ikilisinin etkisizliği nedeniyle Neymar'a yüklenen ağır yükü genç yıldız 4 gol atarak kaldırmış olsa da,gerçek ''Dünya Kupası''nın henüz başlamadığı unutuluyordu.Aynı şekilde,her ne kadar bireysel kalite,background ve yetenek açısından belki de Dünya Kupası'nın en iyi defans 4'lüsünü bünyesinde bulunduran Brezilya'da takım içerisindeki ilişkinin belli noktalarda kopuk olduğu ve hatlar arasında büyük sıkıntılar olduğu göze çarpıyordu.


ŞİLİ

     İspanya,Hollanda ve Avustralya'nın bulunduğu grupta kimilerine göre gruptan çıkamayacak olan Şili,grubu İspanya'nın önünde bitirerek 2.Tur vizesini almıştı.İlk maçta Avustralya kilidini geç de olsa açmayı başaran Şili,grubun ikinci maçında hatırlayacağınız gibi İspanya'yı 2-0'lık skorla evine göndermişti.Ardından grubun üçüncü maçına ''liderlik'' parolasıyla çıkan Şili'nin nefesi Hollanda'ya yetmemiş ve grubu ikinci sırada tamamlayarak Brezilya'nın rakibi olmuşlardı.Kısmen Avustralya ve Hollanda maçlarında sıkıntılar yaşayan Şili'nin en büyük sıkıntısı;takımın hücumdaki en üretken oyuncusu olan Arturo Vidal'in henüz %100'üyle oynamaması ve Vargas,Isla gibi isimlerin Alexis Sanchez'e yardımcı olamamasıydı.Hücumda tamamen Sanchez'e bağlı bir görüntü ortaya koyan Şili'de dikkat çeken bir diğer isim ise orta saha bölgesinde görev yapan Charles Aranguiz oldu.Genç yaşına rağmen oyunun iki yönünü de büyük bir ustalıkla icra eden genç oyuncu futbol severler tarafından büyük bir beğeniyle karşılandı.

İLK 11'LER VE DİZİLİŞLER



     Grup aşamasında oynanan 3 maçta da kullandığı 11'i sahaya süren Scolari'nin kadroda yaptığı tek değişiklik,Kamerun maçında forma şansı bulan ve Paulinho'ya nazaran daha başarılı bir performans sergileyen Fernandinho'yu ilk 11'e alması oldu.



     Grup maçlarında olduğu gibi 3'lü savunma sistemiyle sahaya çıkan Sampaoli'nin takımındaki tek değişiklik sakatlığı nedeniyle Hollanda maçında forma giyemeyen takımın dinamo görevini üstlenen Arturo Vidal'in formasına tekrar kavuşması oldu.Jara-Medel-Silva 3'lüsünün sağ ve sol taraflarında iki hücumcu bek olan Mena ve Isla,ortalarında ise Diaz ve Aranguiz'in yeri değişmedi.Ofans bölgesinde de grup maçlarından alıştığımız Sanchez-Vargas ikilisini izleme fırsatı bulduk.

SONUÇ

     Futbolun ''oynanmadığı'' ve sahada kavga dövüşün hakim olduğu bu maçı ev sahibi Brezilya zor da olsa kazanmayı başardı.Brezilya kazandı,kazandı ama maçı belki de üç pozisyon bulamadan bitirdiler.Özellikle ilk yarıda oynanan kısır futbol,çeyrek finalde Uruguay-Kolombiya,olası bir yarı finalde de muhtemelen Almanya-Fransa ikilisinden birinin geleceğini düşünürsek Brezilya'nın kendi evinde büyük bir hayal kırıklığına doğru yol aldığını söylememiz sanırım yanlış olmaz.
     Diğer taraftan baktığımız zaman gruptan çıkmasına ''imkansız'' gözüyle bakılan Şili'nin Brezilya karşısında maç boyunca sadece 2 pozisyon bulabildiğini ve grup maçlarında oynanan futbola karşın bir hayli kısır bir görüntü sergilediğini söyleyebiliriz.
     Sonuç olarak Brezilya çeyrek finale çıkma başarısını tamamen Julio Cesar'a borçlu diyebiliriz.Zira penaltılarda gösterdiği muhteşem performansla ülkesini büyük bir kabustan uyandıran tecrübeli file bekçisi,aynı zamanda da başta Hulk olmak üzere arkadaşlarına yönelecek eleştiri oklarına da bir nevi kalkan oldu.Ancak,Dünya Futbolu'nun ekol ülkelerinden biri olan Brezilya Julio Cesar'ın eline bakarak nereye kadar gidebilir,orası merak konusu...


Penaltıların Atıldığı Noktalar



Brezilya'yı Sırtlayan 35'lik!